Doruk Ata ve Hayri Dövüş Kulübü Evreninde
Kadim dostum hayri ile sıkı birer galatasaray taraftarıyızdır. Bu sezon 3-1 kazandığımız fener derbisini izlemek için buluştuk. Maçın ardından ise galibiyeti kutlayıp, gece boyunca bira içerek kafaları çekmiştik sonra hayri beni sokak ortasında durdurup, kendisine sağlam bir tane vurmamı istedi.
Kavgadan hiç hoşlanmadığımı iyi bilirsin eski dostum, sana asla vuramam dedim.
Güven bana doruk hiç bir şey olmayacak sadece vur derken, sağlam bir tane geçirdim suratına.
Arkası arkasına yumruklar savurmaya devam ettim hayriye.
Hayri ortadaki adaletsizliği yediği dayaktan sonra farkedince, durrr doruk dedi...
Şimdi sıra bende diyerek, yaklaşık yarım saatte o beni dövdü.
Yıllar sonra gelen 3-1 lik derbi galibiyetini bu kadar boktan bir şekilde kutlamış olduğum için kendisine küfürler savurdum.
Sonrasında beni yediğimiz dayaklar sonrası aydınlanıp, nirvanaya ulaşacağımız konusunda ikna etti.
Hatırlasana doruk dövüş kulübü filminde işler bu şekilde yürüyordu. hem denesek ne kaybederiz ki dedi.
Kadim dostumu kırmamış ve teklifini kabul ederek, hayatımızı tamamen filme göre entegre etmeye başlamıştık. Onunla evinde kalmaya bile başlamış ve gscimbom gibi sosyal medya gereçlerinden iyiden iyiye soyutlamıştık kendimizi.
taa ki eski dostum hayrinin cep telefonumdan gizlice sevgilimin numarasını araklayana kadar.
Biz aynı karakteriz diyerek, günlerce sevgilimi düdükledi ve sakın ama sakın sevgiline benden bahsetme diye de beni tembihledi.
Aydınlanıyor muydum yoksa hızla gavatlaşıyor muydum.. bu sorunun ciddiyeti ile filmin sonunun nereye varacağını düşünmeye başlamıştım.
sonrasında ise sevgilime ayrı bana ayrı birer mektup yazmıştı. ikimizden de maslaktaki bir gökdelenin 34 katına çıkmamızı ve karşı binaları izlememizi söyledi.
mektupta yazdığı gibi sevgilim ile plazanın 34. katına çıkmıştık. hava pusluydu ve bir o kadar da romantik o şekilde karşı binalara bakmaktaydık.
Sevgilimin elini tutmuş öylece beklerken, karşımıza çıkan manzara ile dumura uğraşmıştık.
karşımızdaki gökdelende "HOMO" yazmaktaydı. belki bankacılık sistemi çökmemişti ama tüm istanbulun gözünda gavatlığım tescil edilmişti.
Kavgadan hiç hoşlanmadığımı iyi bilirsin eski dostum, sana asla vuramam dedim.
Güven bana doruk hiç bir şey olmayacak sadece vur derken, sağlam bir tane geçirdim suratına.
Arkası arkasına yumruklar savurmaya devam ettim hayriye.
Hayri ortadaki adaletsizliği yediği dayaktan sonra farkedince, durrr doruk dedi...
Şimdi sıra bende diyerek, yaklaşık yarım saatte o beni dövdü.
Yıllar sonra gelen 3-1 lik derbi galibiyetini bu kadar boktan bir şekilde kutlamış olduğum için kendisine küfürler savurdum.
Sonrasında beni yediğimiz dayaklar sonrası aydınlanıp, nirvanaya ulaşacağımız konusunda ikna etti.
Hatırlasana doruk dövüş kulübü filminde işler bu şekilde yürüyordu. hem denesek ne kaybederiz ki dedi.
Kadim dostumu kırmamış ve teklifini kabul ederek, hayatımızı tamamen filme göre entegre etmeye başlamıştık. Onunla evinde kalmaya bile başlamış ve gscimbom gibi sosyal medya gereçlerinden iyiden iyiye soyutlamıştık kendimizi.
taa ki eski dostum hayrinin cep telefonumdan gizlice sevgilimin numarasını araklayana kadar.
Biz aynı karakteriz diyerek, günlerce sevgilimi düdükledi ve sakın ama sakın sevgiline benden bahsetme diye de beni tembihledi.
Aydınlanıyor muydum yoksa hızla gavatlaşıyor muydum.. bu sorunun ciddiyeti ile filmin sonunun nereye varacağını düşünmeye başlamıştım.
sonrasında ise sevgilime ayrı bana ayrı birer mektup yazmıştı. ikimizden de maslaktaki bir gökdelenin 34 katına çıkmamızı ve karşı binaları izlememizi söyledi.
mektupta yazdığı gibi sevgilim ile plazanın 34. katına çıkmıştık. hava pusluydu ve bir o kadar da romantik o şekilde karşı binalara bakmaktaydık.
Sevgilimin elini tutmuş öylece beklerken, karşımıza çıkan manzara ile dumura uğraşmıştık.
karşımızdaki gökdelende "HOMO" yazmaktaydı. belki bankacılık sistemi çökmemişti ama tüm istanbulun gözünda gavatlığım tescil edilmişti.
Hayri sen başıma gelen en kötü şeysin.
SON
Yorumlar
Yorum Gönder